1914 yılının Haziran ayında Sosyal Demokrat Hınçak Partisi (SDHP) üyesi 120 kişi, İstanbul’da İttihat ve Terakki yöneticileri Talat, Enver ve Cemal Paşalara suikast yapılacağı ihbarı üzerine gözaltına alınırlar. Sorgulanmaları sırasında ağır işkence gören, kötü hapishane koşulları içinde tutulan ve karar sonrası ayrı ayrı zincirlenerek Merkez Cezaevi adlı zindanın bodrumunda bekletilen Paramaz ve yoldaşları 15 Haziran 1915’te Beyazıt meydanında asılarak idam edilirler.
Kimdir Paramazlar?
Bu toprakların ilk devrimci önderleridirler. Bu toprakların ilk devrimci partisi olan Sosyal Demokrat Hınçakyan Partisi’ni kuranlardır. Bu topraklarda sınıfsız sömürüsüz bir dünya tasavurunda bulunan bu uğurda militanca savaşanlardır. Bu toprakların ilk grevlerini, sosyalist program dahilinde ilk ayaklanmaları örgütleyenlerdir. İlk kadın ve devrimci gençlik teşkilatlarını kuranlardır. İlk kadın grevlerini örgütleyenlerdir.
Bu uğurda bedel ödeyen ilk örgütlü devrimcilerdir. Osmanlı’nın zindanlarında işkenceye boyun eğmeyen, mahkemelerinde kendi devrimci programlarını Osmanlı’nın yargıçlarına karşı militanca savunan devrimcilerdir. Yaşadıkları dönemde tüm demokratik ilerici hareketlerin İtihat ve Terakiyle yanyana geldiği dönemde bağımsız devrimci tutumu sergileyenlerdir.
Paramaz, 1908 devriminin anayasasını barış değil ateşkes olarak tanımladı. Devrimle 1876 anayasasın yürürlüğe konduğunu ve meclisi mebusanın açıldığını savundu. Devrimin ancak saray oligarşisini ilga ederek, ulusal sorunun, toprak sorununun sosyalist bir programla çözüme kavuşacağını savundular. Osmanlı coğrafyasında sosyalist bir federasyon kurmak için savaştılar. Bu amaç doğrultusunda Osmanlı Egemen sınıfının herhangi bir hizipiyle itifaka girmediler. Paramaz ve 20’leri anmak ” Sınıfa karşı sınıf, düzene karşı devrim” şiarıyla savaşmaktan geçer. 20’lerin darağacında son sözleri devrim ve sosyalizm oldu.
Siz, sadece bizim vücudumuzu yok edebilirsiniz, fakat inandığımız fikirleri asla… Yarın Ermenilik, ülkenin Doğu’sunda özgür ve sosyalist Ermenistan’ı selamlayacaktır, yaşasın sosyalizm!” ( Bedos Trosyan namı diyar Doktor Benne)
20’lerin ardından Nişan Beşiktaşlıyan’ın yazdığı şiirlerinin bir dizesi şöyleydi” Ey Paramaz kutsanmış yiğit” ve “Işık saçıyor giyotinler ormanında” ve “Kızıl türküsünü haykırıyor”…
20’ler bu topraklarda giyotinler ormanında ilk kızıl türküleri haykıran örgütlü devrimcilerdi. Devrim için savaştılar devrim için öldüler. Sosyalizm bayrağını bu topraklarda ilk taşıyanlar oldular. Bu toprakların ilk devrimci önderlerini dışlayan devrimci tarih yazımı gelenek arayışı burjuvazinin resmi tarihine uygun bir tarih yazımı ve gelenek arayışı olarak kalmaya mahkumdur.
Selâm olsun bu toprakların ilk Devrimci partisini kuranlara!
Selâm olsun giyotinler ormanında ilk kızıl türküyü okuyanlara!
Selâm olsun Paramazlarla 20’lere !
Bu topraklarda Paramazlar, Manuşyanlar, Armenak Bakırcıyanlar, Hrantlar bitmez!
Vardık Varız Var Olacağız !