Yazar: GMI

Geri Çekilmeye Kadar Genel Grev Olmazsa, Sermaye ve Macron Galip Gelecek!

Macron Israr Ediyor ve imzalıyor 19 Ocak’taki kitlesel seferberlik, işçilerin Macron’un emekli maaşlarına karşı planını reddettiğini gösterdi. Yine de aynı gün, Barselona’dan tamamen sakin olan Macron, yasasını geçirme arzusunu doğruladı. Seçim sonuçlarının arkasına sığındı: “Birkaç ay önce hep birlikte yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminde ve milletvekili seçimlerinde çok net şeyler söylendi” dedi. Sosyal diyaloğa başvurdu: “Daha sonra sendika ve patron güçleriyle ayrıldığımız bir zamanda işler müzakere edildi” dedi. Dolayısıyla, hem “reformist” partilerin ve sendika liderlerinin ikinci turda Macron’a oy verme çağrısı, hem de Emeklilik Yönlendirme Konseyi’ne (COR) sendika katılımının, emekli maaşı konusundaki istişarelerin kabul edilmesi gerektiği açıktır. Hepsi Macron için bir koltuk değneği görevi gördü. •Macron İzole Edilmiş Eylem Günlerinden ve Yenilenebilir Grevlerden Korkmuyor Macron kaynaklı hükümet, yavaş grevlerden, eylem günlerinden veya önemli olaylardan korkmuyor, her şeyin normale dönmesi için ertesi günü bekliyor. Artık, diğer işçilerin çoğunluğu bir sonraki eylem gününden başka bir perspektif bırakmadan, en mücadelecileri tüketen, yenilenebilir grevlerden korkmuyor. Balon patlatmalarla, meşaleli geçit törenleriyle, esrar konserleriyle, dilekçelerle, referandum talebiyle ve diğer düzmece eylemlerle dalga geçiyor. LR ile bir anlaşma yaptığı ve gerekirse yasasını çıkarması gereken 38, 47.1 ve 49.3 maddelerine sahip olduğu için NUPES’in parlamentodaki muhalefetini artık umursamıyor. COR’da Oturanlar ve Projeyi Tartışmayı Kabul Edenler, Geri Çekilene Kadar Grevi Engellemeye Çalışıyorlar. Genel grevden kaçınmak için her şeyi yapan siyasi ve sendikal aygıtların ötesine geçmeliyiz. Gerçekten de, sendikalar arası CFDT-CGT-FO-SUD-UNSA-CGC-CFTC-FSU, yaptıkları toplantı sonrasında, 19 Ocak akşamı, 31 Ocak’ta yeni bir...

Devamını Oku

Arjantin : Kirchner’e Saldırı, “Troçkist” Teşkilatlar ve Şiddet Meselesi

https://groupemarxiste.info/arjantin-kirchnere-saldiri-trockist-teskilatlar-ve-siddet-meselesi/ Yalan ve şiddeti kınamak icap eder mi? Tabii ki bunları, bunları oluşturan sınıflara ayrılmış toplumla aynı zamanda kınamak gerekir. Sosyal zıtlıklardan arınmış bir toplum elbette yalansız ve şiddetsiz olacaktır. Fakat buna ancak şiddet yöntemleriyle ulaşabiliriz. (Lev Troçki, Onların Ahlakı ve Bizim Ahlakımız (Leur morale et la nôtre, 1938, Pauvert, s. 69-70)) Buenos Aires, 1 eylül 2022, Kirchner’e saldırı Buenos Aires kentinde 1 eylül tarihinde bir adam cumhurbaşkanı muavini Cristina Fernández de Kirchner’e (kısaca CFK olarak da bilinir) 32 kalibrelik bir tabancayla nişan almış fakat silahını ateşleyememiştir. Korumalar tarafından derhal silahı elinden alınan bu kişi polise teslim edilmiştir. Emekçilerin, ne burjuvazinin farklı kesimlerinin çatışmasından ne de dengesiz birinin eylemde bulunmasından bir şey elde edemeyecekleri muhakkaktır, fakat olayı aydınlatmak için adalete ve polise itimat etmek gerekir mi? “Demokratik” burjuva partilerin bildirilerine iştirak etmek icap eder mi? Onlarla gösteri yapmak gerekir mi? Grev yapmak lazım mıdır? CGT ve CTA bürokrasileri grev çağrısında bulunmuşlardır İlk incelemelere göre, saldırgan 35 yaşında sınıfından düşmüş, Nazi dövmesi taşıyan bir “death metal” dinleyicisidir. Onun herhangi bir gizli servis veya ekonomik zorluklara ve IMF’in dayatmalarına karşı Arjantinli burjuvazinin birbiriyle çekişen fraksiyonlarından birisi tarafından maşa olarak kullanılıp kullanılmadığını bilmek zordur. Hedef, belli bir tabanı muhafaza etmiş ancak eski burjuva bir partinin yani Partido Justicialista’nın (Adaletçi Parti, PJ) önde gelen bir yöneticisidir. Bu parti, Frente de Todos (Herkesin Cephesi, FdT) isimli seçim koalisyonunun başındadır. Bu, tüm Peronist klikleri (PJ, FR,...

Devamını Oku

KAHROLSUN İRAN’DAKİ İSLAMCI DİKTATÖRLÜK!

13 Eylül tarihinde Tahran kentini ailesi ile ziyaret etmekte olan genç bir kadın, Mahsa Jina Amini, başörtüsünden saçı çıktığı için ahlak polisi tarafından gözaltına alınmıştır. Babası, “Mahsa ile polis otobüsünde bulunan diğer kızlar Mahsa’nın polis tarafından fiziki kötü muameleye uğradığını söylemek beni için aradılar” demiştir. Birkaç saat sonra, gözaltında bulunduğu karakoldan komada üç gün sonra öleceği hastaneye nakledilmiştir. Yaşı 22 idi. Birçok kadın, yaşlı, işçi, gençlerin oluşturdukları gösteriler önce geldiği bölge olan İran Kürdistan’ında başlamış, ardından bunlar tüm ülkede 40’tan fazla kente yayılmıştır; sloganlar “Diktatöre ölüm!” Kahrolsun İslami cumhuriyet! Kadın, yaşam, özgürlük! Ne Şah, ne Şeyh!” şeklinde olmuştur. Buna...

Devamını Oku

Devrimci Hareketin Sri Lanka’da Hüküm Sürmesi İçin!

9 Mayıs’ta Sri Lanka Başbakanı Mahinda Rajapakasa istifa etti. 9 Temmuz’da, bir halk ayaklanması kardeşi Başbakan Gotabaya Rajapakasa’yı devirdi. Baskın, Parçalanmış ve İstikrarsız Bir Devlet 1948’den beri bağımsız, 23 milyon nüfuslu küçük bir ülke olan Sri Lanka, emperyalizm çağında sermayenin tüm çelişkilerin yoğunlaştığı bir ülkedir. Eski Hint İmparatorluğuna bağımsızlık vermeye zorlanan İngiliz devleti, 1947’de onu bilerek parçaladı. Kendi devletlerini kurmaya hevesli kapitalistler ve yerel toprak sahiplerinin suç ortaklığına güveniyordu. Hegemonya kurmak için (Hindistan) veya ayrılığı meşrulaştırmak için (Pakistan, Seylan-Sri Lanka) sıklıkla dini farklılıklara oynuyordu. Sonuç olarak, kapitalizm öncesi sosyal yapılar (Hindistan’daki kastlar dahil) korunur ve her yeni burjuva devleti,...

Devamını Oku

Emperyalist Çin Uygurlara Zulmediyor

Çin’in batı sınırlarında yer alan ve 1955’te kurulan özerk Sincan eyaleti (Çince “Yeni Sınır”), Çin hükumetinin terörle mücadele bahanesiyle Uygur nüfusuna yönelik şiddetli baskısına sahne oluyor. Büyük çoğunluğu (9 milyon) Çin’in uzak batısında yaşayan, Türkçe konuşan ve ezici çoğunluğu müslüman kökenli bir halk olan Uygurlar, tarihsel olarak Türkistan’dadır. 18. ve 19. yüzyıllarda Rus ve Çin kolonizasyonundan sonra Rus Türkistan’ı ile Doğu Türkistan (Çin) arasında bölünmüş olan Orta Asya’nın bu bölgesi Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan’ı da kapsamaktadır. Bugün, birden fazla göçün sonucu olarak, orada 500.000 ile 1 milyon arasında tahmin edilen Uygur diasporası vardır. İç Savaşların Kargaşasında Sincan  Türk...

Devamını Oku