Sinema; iletileri ile geniş kitlelerde ortak bir görüş yaratma işlevine sahip, kültürel yaşama biçim verme gücü olan güçlü bir sanattır, kitle iletişim aracıdır. Ait olduğu toplumun kültürü ve ideolojisinin bazen doğrudan bazen de dolaylı, karmaşık bir yansımasıdır. Çünkü bu filmler; yaratıcılarının bilgi, deneyim, fikir ve ideolojileri ile olduğu kadar bu filmleri görmek isteyen geniş kitlelerin eğilim ve istekleri doğrultusunda ortaya çıkmaktadır. Sinema yaratıcısı; gördüklerini, yaşadıklarını, vermek istediklerini bir değerlendirme süzgecinden geçirir, onlara kendi dünya görüşünü, yorumunu ve hakim sınıfın çıkarına olacak propagandaları ekleyerek bir sanat dalı olarak tüketiciye aktarır. Sinema salt bir yansıtıcı değil, aynı zamanda yönlendiren bir sanat dalıdır. Hakim sınıfın güçlü bir propaganda aracıdır. Yaratıcının kazanabilmesi, yapıtı pazarlayabilmesi için hakim sınıfın çıkarları lehine filmler üretmesi gerekir. Fanaa türüne bakıldığında müzikal/dram; senaristleri Hindistanlı Shibani Bathija ve Kunal Kohli, başrollerinde; Aamir Khan ve Kajol’ün olduğu bir bollywood filmidir. Fakat romantik bir film olmaktan ilk yarım saatte tamamen ayrılan film, kalan iki saatlik kısımda Keşmir meselesinde Hindistan devletini aklama misyonuna bürünmüştür. Film yukarıda bahsettiğimiz amaçlara açık bir şekilde hizmet etmiş, Keşmir halkının bağımsızlık mücadelelerini, tıpkı kendi devletlerinin gördüğü şekilde; terör yanlısı olarak göstermeye, mücadelenin içi romantik ögelerle boşaltılmaya çalışılmıştır. Bu yolla Hindistan sermaye sınıfının, milliyetçilerinin ve devletinin filmi sahiplenmesi; Hindistan işçi sınıfına da milliyetçilik zehri aşılanması amaçlanmıştır. Üstelik dalga geçer gibi amaçlarının belki haklı olabileceği fakat; mücadele yöntemlerinin yanlış olduğu ve bağımsız olsalar bile Hint devleti olmadan başlarının çaresine bakamayacakları filmde defalarca kez vurgulanmıştır. Tüm bunların yanında senaryosunda ve görüntülerinde oldukça büyük delikler bulunmakta, yaklaşık üç saatlik film süresinde yeşilçam ve bollywooda özgü tüm klişeler kullanılmıştır. Sıradan yaşantılarda gerçekleşmesi neredeyse imkansız tesadüfler(başroldeki Rehan karakterinin; bir çatışmada yaralanıp, yedi yıl önce ilişki yaşadığı kadının evine tesadüfen sığınması), izleyiciyi heyecanlandırmak adına sürekli tekrar eden yanlış anlaşılmaların kullanılması(Zooni’nin yaralı Rehan’a bakarak oğluna seslenmesi), başarısız görsel efektler(Rehan’ın kayınpederinin uçurumdan düşmesi), başrolün devletin ordusuyla tek başına savaşıp onlarca askeri öldürmesi gibi pek çok sahnede görülmektedir. İzlenmenin artması için hem birçok türe göz kırpmış, hem de saçmalıklarla doldurulmuştur. Son olarak bu film; sinemanın da sanatın diğer dallarında olduğu gibi sınıflar üstü ve politikadan bağımsız olmadığına güzel bir örnektir. Sanat da kapitalizmin sacayaklarından birisidir. Bu film için sinemanın iki amacı vardır. İlki bir kapitalist işletme olarak kar elde etmek ve bu amaç doğrultusunda tüm film türlerine yer vermek, filmi heyecanlı kılmak adına saçmalıklarla doldurmak, ikincisi ise ideolojiktir, kapitalizmin ve onun milli burjuva devletinin propagandasını yapmaktır; Keşmir halkının haklı mücadelesinin içini, kendi ulus devletinin çıkarlarına ters düştüğü için, boşaltmaktır.
BİR FİLM (FANAA) VE SERMAYE ÇIKARLARI
50 Mg'lık Viagra
sağlık bakanlığı onaylı viagra satış sitesi
cialis 20 mg eczane satış fiyatı
Eczanede Satılan Cinsel Gücü Artıran İlaçlar
En İyi Cinsel Performans Arttırıcı İlaç
eczanede satılan cinsel güç arttıran ilaçlar
viagra fiyatı
cialis eczane fiyatı
Viagra Eczane Satış Fiyat
En İyi Cinsel Performans Arttırıcı İlaç Hangisi
cinsel gücü artıran ilaçlar
4 lü viagra kaç para