Evde İşyerinde Sokakta ÖrgütLenin
Merhaba, ben Anadolu Isuzu Çayırova Fabrikası’nda işten atılan bir işçiyim. Gerekçe olarak performans düşüklüğü gösterildi, tabi yersen..
Sözleşme sürecinden sonra patron tarafından biz işçilere karşı baskı üstüne baskı yapıldı. Günde 1 kere sigara molası, üretim sayılarının artırılması, çalışma ortamına zil takılıp düdükle işe başlayıp düdükle paydos eder hale geldik tıpkı askeriye usulü gibi..
Zor şartlar altında çalışan üç kuruş maaşla ay sonunu getirmeye çalışan bizlere tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de patronun baskısı eklendi..
Her zaman duymuşumdur: “En kötü sendika sendikasızlıktan iyidir” diye. Ama bana göre örgütsüz bir işçiye dünyanın en mücadeleci sendikasını getirsen yine boş!
Bunun en bariz örneği Anadolu Isuzu’da olan Birleşik Metal İş Sendikası..
Çıkış olmuş temsilcinin işverene bizim hakkımızı savunup yapması gerekirken işten çıkartılanları gülerek söylemesi midemi bulandırdı..
Sendika bunu yaparken biz işçiler neden tepkisiz kaldık? Sendikayı sendika yapan, yönlendiren işçi değil midir? Bugün 8 kişi çıkartıldı, yarın 18 kişi olacak. Ne zaman tepkini koyacaksın canım kardeşim!
Bu süreçte 20ye yakın işçi işe alındı taşeron çabası.
Sözleşme sürecinde göze batanları çıkarttı hem içeride kalan işçiye gözdağı verdi hem de Mart ayındaki %30 zammı vermemiş oldu.
Sonuç olarak Sendika aidatına, işveren ise kârına kar katmaya devam ediyor.. Olan yine emekçiye oluyor.
Ülkemizde maalesef bilinçsiz örgütsüz bir kitle var. Bunun sebebi de işçilerden yana olmayan bir siyasal parti. Bunun eksikliğini ülkece yaşıyoruz bunu sözleşme sürecinde çok net gördük.
Emekçi kardeşim! Tuttuğun parti tuttuğun takım giydiğin ayakkabı saç rengin hiç önemli değil. Aslında ezildikten sonra biriz aslında bugün Anadolu Isuzu’da işten çıkarılan Mehmet, yarın başka bir şirkette işten çıkartılan Aslı. Yarın sıra sana gelebilir sıranı bekleme tepkini koy unutma zincirlerimizden başka kaybedecek bir şeyimiz yok!
Evde, işte, sokakta ÖrgütLenin!