Gün geçmiyor ki iş cinayeti haberiyle karşılaşmıyalım, eksilmeyen istikararlı şekilde ülkede artan nadir durumlardan biriside ölümle sonuçlanan iş kazaları. Yıllardır dünya sıralamasında Türkiye hep ilk sıralarda yer almaktadır. İşçiler sabah evinden çıkıp işe gittiğinde geri gelip gelemeyeceği meşhul bir durumdadır. Egemenler ve patronlar bu duruma fıtrat, görünmez kaza diyerek geçiştirirler. Fakat gerçekler hiç idda ettikleri gibi geçiştirilecek bir durum değildir. Patronların kâr hırsı yüzünden işçiler, iş güvenliği olmadan “Alaha emanet” bir şekilde çalışmaktadırlar. Ancak işçiler Soma, Ermenek gibi toplu ölümler olunca gündem olabilmektedir. Bugün kü iş cinayeti haberi Antalya Gazipaşa’dan geldi. 18 Eylül’de ampül değişimi çıktığı elektrik direğinden inerken geçtiği çatıdan düşen 19 yaşındaki elektrikçi Ahmet Yalçın, dün tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Hayatının baharındaki bir genç işçi daha patronların kâr hırsının sonucunda hayatını kaybetti. Gazipaşa Sanayi Sitesi’nde elektrikçide çalışan Ahmet Yalçın, 18 Eylül’de sanayi sitesindeki bir aydınlatma direğinin arızalı ampulünü değiştirmek için direğe çıktı. Direkte ampülü değiştirdikten sonra aşağıya inmek için bir binanın çatısına geçen Yalçın, çatıdaki plastik malzemenin kırılması sonucu 5 metreden beton zemine çakıldı.
Başını yere çarpan Yalçın ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Hastanede tedaviye alınan Yalçın dün yaşamını yitirdi. İşsizlik, sefalet, yoksulluk, sefalet reva görülen işçi sınıfının başında birde işten eve sağsalim gelebilmek, canına sahip çıkmak sorunuyla karşıkarşıyadır. İşçi sınıfı, sadece iyi ücret ve sosyal haklar için değil, kelle koltukta işe gitmemek, can güvenliği için örgütlenmek zorundadır. İşçi sınıfının sınıf mücadelesi dışında kurtuluşu yoktur.