Broşüre buradan ulaşabilirsiniz.

Broşürdeki yazılar, Enternasyonal Komünist İşçi Birliği (EKİB) ve KöZ’ün “ayrı dur birlikte vur” prensibinin halen geçerliliğini koruduğunu kanıtlayan devrimci bir eylemdeki birleşik bir duruşun ürünüdür. Bu eylemde ortaya konan birlik, farklı referanslara ve devrimci geleneklere sahip iki kurumun, işçi sınıfının devrimci mücadelesinde ortak hedefler etrafında nasıl bir araya gelebileceğini göstermektedir.

Burjuva sınıfının tahakkümüne karşı devrimci bir toplam kuvvet olmadan sınıfsız bir topluma ulaşılamayacağını bilen kurumların, tarihsel görevlerini yerine getirmek amacıyla “ayrı dur, birlikte vur” ilkesine uygun bir biçimde, devrimci mücadele hattında yan yana durmaları gerekmektedir. İşçi sınıfının kurtuluşunu hedefleyen bu türden bir devrimci ittifak, farklı gelenekler ve referanslardan gelen devrimci öznelerin, kapitalist düzenin dayattığı sınırları aşmak ve iktidarı proletaryanın lehine dönüştürmek için ortak bir zeminde buluşmasını zorunlu kılar.

Broşürde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kendi resmi ideolojisinde öne sürdüğü burjuva anti-emperyalist anlatılara ve Osmanlı İmparatorluğu’ndan keskin bir kopuş yaşandığı iddialarına karşı eleştiriler yer almaktadır. Bu eleştiriler, Cumhuriyet’in kuruluşunda halkların ve emekçilerin sömürülmesine ve ezilmesine dayalı sürekliliğin altını çizer. Cumhuriyet’in temelinin aslında emekçi sınıfların, Kürtlerin, Asurilerin, Ermenilerin, Alevilerin ve Sünni-Türk kimliğine uymayan tüm ezilen toplulukların kanları üzerine inşa edildiği vurgulanmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, Cumhuriyet’in Osmanlı’dan tam anlamıyla bir kopuş değil, onun baskı ve tahakküm pratiklerini sürdüren, yeni bir egemen sınıf iktidarı olduğu anlatılmaktadır.

Ayrı Dur Birlikte Vur!

Yaşasın Devrimci Dayanışma!